Aslında kimse bizi terk etmez. Sadece biz kendimizi terk etmişizdir. Diğeri sadece, zaten terkedilmiş olan bir ruhun yanında, daha fazla kalmak istemiyordur.
Diğerinden en çok ihtiyaç duyduğunuz şey, sizde eksik olandır.
Duymaya en çok ihtiyaç duyduğunuz sözler, diğerlerine en çok söylemeniz gerekenlerdir.
Çünkü, sizinle aynı ihtiyacı duyan insanlara çekilirsiniz. Ne bekliyorsanız aynı şeyi sizden bekleyen biriyle karşılaşırsınız.
Daha açık söylersek, anlayışa ihtiyacınız varsa anlayışa ihtiyacı olan biri, şefkate ihtiyacınız varsa şefkate ihtiyaç duyan biri, ilgiye ihtiyacınız varsa ilgiye ihtiyaç duyan biri sizi bulur. Ama sonra istediği şeyin sizde olmadığını görür ve sizden hızla uzaklaşır. Bazen de öfkelenir, sinirlenir, size kötü davranır. Gözünün üstünde kaş var gibi bahanelerle kendini gösteren, esasında “istediğimi bana ver” çıldırışıdır bu.
İlişkinin başlangıçta çok iyi, sonra çok kötü olmasının nedeni budur. Diğeri size ilk baktığında, ihtiyacı olan her şeyi sizde bulacağını sanır. Birbirinize yakınlaştıkça, aslında vitrinin arkasının boş olduğunu görür. Ona ilgi vermeye çalışıyorsunuzdur ama kendinizle ilgilenmezken ona gösterdiğiniz ilgi sahte görünür. Alabilmek için veriyormuş gibi yapıyorsunuzdur. Sahtesini vererek aslını almaya çalışıyorsunuzdur ama farkında değilsinizdir.
Ne yaparsanız yapın diğerine yaranamadığınızı gördükçe kendinizi giderek çaresiz ve yetersiz hissetmeye başlarsınız.
Onu kazanmak için çabaladıkça o daha çok uzaklaşıyorsa bilin ki siz kendinizden uzaklaşıyorsunuzdur.